This might seem insurmountable.
- Bu aşılmaz gibi görünebilir.
No problem is insurmountable.
- Hiçbir sorun aşılmaz değildir.
With that performance, you have surpassed yourself. Congratulations!
- O performansla, kendini aştın. Tebrikler!
The theory of evolution surpasses the scope of my imagination.
- Evrim teorisi benim hayal kapsamını aşar.
To be human we must transcend our animal nature.
- İnsan olarak hayvan doğamızı aşmalıyız.
No one can transcend their own individuality.
- Hiç kimse kendi benliğini aşamaz.
Don't exceed the speed limit.
- Hız sınırını aşmayın.
Throwing eggs is a felony if the damage done by the eggs exceeds 400$.
- Yumurta atmak yumurtalar tarafından yapılan hasar 400 doları aşarsa bir suçtur.