Toplantı her sene yıllık gerçekleştiriliyor.
- Esa asamblea se celebra cada año.
İki sene önce onu bir yerlerde gördüm.
- La vi en algún lugar hace dos años.
On yıl beklemek için uzun bir süre.
- 10 años es un largo tiempo para esperar.
Toplantı her sene yıllık gerçekleştiriliyor.
- Esa asamblea se celebra cada año.
Yılın ilk ayı Ocaktır.
- El primer mes del año es enero.
Yılın sonunda Japonya'dan ayrıldı.
- Se fue de Japón a fin de año.
It is not rare at all to live over ninety years.
- No es del todo raro vivir más de 90 años.
It's not at all rare to live to be over ninety years old.
- No es del todo raro vivir más de 90 años.