Kadın bir portakal yiyor.
- The woman eats an orange.
Kadını nerede gördün?
- Where did you see the woman?
Tom bu evli kadınla birlikte olmayı sürdürdü.
- Tom continued his relationship with that married woman.
Łazarz'nın çocukları, anneleri Felicja'nın dünyadaki en güzel bayan olduğunu düşünüyorlar.
- Children of Łazarz think their mother Felicja is the most beautiful woman in the world.
Eşim Lidia güzel, akıllı bir bayandır.
- My wife Lidia is a beautiful, clever woman.
Şu kadın onun karısı olmalı.
- That woman must be his wife.
İş yerindeki adamların karının seni başka bir kadın için terk ettiğini duyuncaya kadar bekle.
- Wait till the guys at work hear that your wife left you for another woman.
Kadın olmak zordur. Erkek gibi düşünmeyi, hanımefendi gibi davranmayı, genç kız gibi görünmeyi ve de eşek gibi çalışmayı gerektirir.
- It's hard to be a woman. One must think like a man, act like a lady, look like a girl, and work like a horse.
Eşim Lidia güzel, akıllı bir bayandır.
- My wife Lidia is a beautiful, clever woman.
Ben asla evli bir kadınla dışarı çıkmak istemem!
- I'd never go out with a married woman!
Neden evli bir kadınla aylak aylak dolaşıyorsun?
- Why are you hanging around with a married woman?
Karşıya geçen yaşlı bayanı izledim.
- I watched the old woman cross the street.
Bu mektup yaşlı bayanadır.
- This letter is to the old woman.
Kadın olmak zordur. Erkek gibi düşünmeyi, hanımefendi gibi davranmayı, genç kız gibi görünmeyi ve de eşek gibi çalışmayı gerektirir.
- It's hard to be a woman. One must think like a man, act like a lady, look like a girl, and work like a horse.
Ev kadınların dünyasıdır, dünya erkeklerin evidir.
- The home is the woman's world, the world is the man's home.
The butt-woman was just setting forth the need of money for church repairs but she interrupted herself when she found me studying monuments.
My little woman, said her husband dubiously, are you quite sure you're better? Or are you, Sophia, about to break out in a fresh direction?.
the mother, Mr Jones, Mr Nightingale, and his love, stept into a hackney-coach, which conveyed them to Doctors' Commons; where Miss Nancy was, in vulgar language, soon made an honest woman, and the poor mother became one of the happiest of all human beings.
Stop being such an old woman and get on with it.
Remembering the turmoil she experienced when her father left her mother, she vowed she would never be the other woman.
other-woman status.
... There's a woman there in the middle. ...
... Greek-American woman, settled down, had kids. ...