Yalnızca birkaç kişi vaktinde geldi.
- Only a few people showed up on time.
Aç olamazsın. Birkaç dakika önce abur cubur yedin.
- You can't be hungry. You had a snack a few minutes ago.
Birkaç yıl önce, bizim odanın içinde az miktarda mobilya vardı.
- A few years ago, our room had little furniture in it.
Amerika Birleşik Devletleri dünyadaki en modern silahlardan bazılarına sahip olmasına rağmen, çok az sayıda savaş kazandı.
- Although the United States has some of the most modern weapons in the world, it has won very few wars.
Birkaç yazar ve birkaç konuyla ilgili mükemmel bir bilgi birçoklarıyla ilgili yüzeysel olan birinden çok daha değerlidir.
- A perfect knowledge of a few writers and a few subjects is more valuable than a superficial one of a great many.
Birçok insan konsere gitti.
- Quite a few people went to the concert.