Onun adı sık sık hatırımdan çıkıyor.
- Her name often escapes me.
Tom yangın çıkışını işaret etti.
- Tom pointed to the fire escape.
Kapıya doğru yöneldi ve kaçmaya çalıştı.
- He made for the door and tried to escape.
Brown kendisi kaçmak istemedi.
- Brown himself did not want to escape.
The children climbed out of the window to escape the fire.
The name of the hotel escapes me at present.