Select Keyboard:
Türkçe ▾
  1. Türkçe
  2. English
  3. العربية
  4. Dansk
  5. Deutsch
  6. Ελληνικά
  7. Español
  8. فارسی
  9. Français
  10. Italiano
  11. Kurdî
  12. Nederlands
  13. Polski
  14. Português Brasileiro
  15. Português
  16. Русский
  17. Suomi
  18. Svenska
  19. 中文注音符号
  20. 中文仓颉输入法
X
"1234567890*-Bksp
Tabqwertyuıopğü,
CapsasdfghjklşiEnter
Shift<zxcvbnmöç.Shift
AltGr

şen'

listen to the pronunciation of şen'
Турецкий язык - Турецкий язык
(Osmanlı Dönemi) (ŞIN') Buğz ve adâvet etmek. Kin bağlamak. Düşmanlık yapmak
ŞEN
(Osmanlı Dönemi) Göze ve gönüle hoş görünen hal
ŞEN
(Osmanlı Dönemi) Sevinçli, ferahlı
ŞEN
(Osmanlı Dönemi) f. Naz, eda, cilve
ŞEN
(Osmanlı Dönemi) Bayındır, ma'mur
şen
Neşe veren, neşelendiren, eğlenceli: "Şen kahkahalar yükseliyorken evinizden / Bendim geçen ey sevgili sandalla denizden."- Y. K. Beyatlı
şen
Neşe veren, neşelendiren, eğlenceli
şen
Neşe belirtisi olan (şey)
şen
Sevinçli, neşeli
şen
Yaşamaktan mutlu olduğunu davranışlarıyla belli eden, sevinçli, neşeli
şen
Yaşamaktan mutlu olduğunu davranışlarıyla belli eden, sevinçli, neşeli: "Hayatta daima şen insanlarla beraber olun, gamlı insanların gamı size de bulaşır."- R. Enis
şen şakrak
Çok neşeli, şakrak
şen şatır
bakınız: şen şakrak
bimen şen
Yüzüm şen, hatıram şen, meclisim şen, mevkiim gülşen, Dün yine günümüz geçti beraber, Al sazını sen sevdiceğim şen hevesinle gibi şarkılarıyla tanınmış Ermeni asıllı Türk besteci