They stared longingly at each other.
- Onlar birbirlerine özlemle baktılar.
Aren't you missing anyone?
- Herhangi birini özlemiyor musun?
Aren't you missing something?
- Bir şey özlemiyor musun?
We are all longing for peace in the world.
- Biz hepimiz dünyada barış için özlem duyuyoruz.
They stared longingly at each other.
- Onlar birbirlerine özlemle baktılar.
I feel a yearning for the university.
- Üniversiteye karşı bir özlem hissediyorum.
Tom has a craving for chocolate ice cream.
- Tom'un çikolatalı dondurmaya bir özlemi vardı.
He is extremely pessimistic and has no aspirations.
- O oldukça karamsar ve hiç bir özlemi yok.
Life's aspirations come in the guise of children.
- Hayatın özlemleri çocukların kılığında gelir.
We are longing for world peace.
- Dünya barışının özlemini çekiyoruz.
We are all longing for peace in the world.
- Biz hepimiz dünyada barış için özlem duyuyoruz.