Tom likes knitting too.
- Tom'da örgü örmeyi sever.
She was busy with her knitting.
- O, örgüsüyle meşguldü.
She put her knitting aside and stood up.
- Örgüsünü bir kenara koydu ve ayağa kalktı.
My sister has been knitting since this morning.
- Kız kardeşim bu sabahtan beri örgü örüyor.