önemlilik

listen to the pronunciation of önemlilik
Турецкий язык - Английский Язык
weightiness
materiality
momentousness
önem
importance

This problem is only of secondary importance. - Bu problem sadece ikincil derecede önemli.

They know the importance of protecting the earth. - Dünyayı korumanın önemini biliyorlar.

önem
(Hukuk) significance

Your blade... Do you know its significance? - Senin kılıcın. Onun önemini biliyor musun?

Today I will be speaking about the significance of sports in modern society. - Bugün modern toplumda sporun önemi hakkında konuşacağım.

önem
{i} interest

That's interesting, but not important. - Bu ilginç ama önemli değil.

Tom brought up an interesting point during the meeting. - Tom toplantı sırasında önemli bir konudan bahsettti.

önem
magnitude
önem
{i} matter

You must bring home to him the importance of the matter. - Meselenin önemini ona iyice anlatmalısın.

It doesn't matter what he said. - Söylediği şeyin hiçbir önemi yok.

önem
{i} consequence

I think the consequences are fairly significant. - Sonuçların oldukça önemli olduğunu düşünüyorum.

It is important to emphasize that the consequences are not the same. - Sonuçların aynı olmadığını vurgulamak önemlidir.

önem
emphasis

He put great emphasis on this point. - Bu konuya çok önem verdi.

He placed emphasis on the importance of education. - O, eğitimin önemini vurguladı.

önem
severity
önem
value

If we’re truly a nation of family values, we wouldn’t put up with the fact that many women can’t even get a paid day off to give birth. - Eğer gerçekten aile değerlerine önem veren bir milletsek, çoğu kadının doğum yapmak için ücretli izin bile alamadığı gerçeğine katlanmazdık.

Moral values are important in society. - Ahlaki değerler toplumda önemlidir.

önem
{i} amount

Travelling causes a significant amount of pollution. - Seyahat etmek önemli miktarda kirliliğe neden olur.

The amount of money we collected was insignificant. - Topladığımız paranın miktarı önemsizdi.

önem
{i} accent
önem
{i} stature
önem
heed

I realized that I had grown up when I started heeding my parents' advice. - Ben ailemin tavsiyesini önemsemeye başladığımda büyüdüğümü fark ettim.

önem
substance
önem
heftiness
önem
noteworthiness
önem
{i} account

Such a thing is of no account. - Böyle bir şey hiç önemli değil.

The problem is important on that account. - Sorun, o nedenle önemlidir.

önem
immediacy
önem
cruciality
önem
meaning

Intonation is very important. It can completely change the meaning. - Tonlama çok önemlidir. Anlamı tamamen değiştirebilir.

önem
note

The teacher stressed the importance of taking notes. - Öğretmen not almanın önemini vurguladı.

There were important notes in that notebook. - O not defterinde önemli notlar vardı.

önem
moment

The most precious thing in life is moments. - Hayattaki en önemli şey anlardır.

We shared happy and important moments. - Mutlu ve önemli anlarımızı paylaştık.

önem
urgency
önem
stress

Tom is under considerable stress. - Tom önemli stress altında.

The teacher stressed the importance of taking notes. - Öğretmen not almanın önemini vurguladı.

önem
weight

Sugary drinks have no nutritional value and contribute significantly to weight gain. - Şekerli içeceklerin hiçbir besin değeri yoktur ve kilo almaya önemli ölçüde etki ederler.

His opinions carry weight. - Onun fikirleri önemlidir.

önem
regard

We regard him as an important man. - Onu önemli bir insan olarak görüyoruz.

Scientists regard the discovery as important. - Bilim adamları keşfe önemli gözüyle bakıyor.

önem
strength

It is important to strengthen the foundation. - Temeli güçlendirmek önemlidir.

An important characteristic of steel is its strength. - Çeliğin önemli bir özelliği onun gücüdür.

önem
import

I have an important role. - Önemli bir rolüm var.

Water is important for people. - Su, insanlar için önemlidir.

önem
significancy
önem
consideration
önem
importance, emphasis, magnitude, consequence
önem
prominence
önem
substantiality
önem
gravity
önem
materiality
Турецкий язык - Турецкий язык

Определение önemlilik в Турецкий язык Турецкий язык словарь

Önem
yer
Önem
ehemmiyet
önem
Bir şeyin nitelik veya nicelik bakımından değeri olma durmu, ehemmiyet
önemlilik
Избранное