Tom always pays his rent on time.
- Tom her zaman kirasını zamanında öder.
This job pays 10,000 yen a day.
- Bu iş, bir günde 10,000 yen öder.
Hey! Scott! Pay my bill!
- Hey! Scott! Faturamı öde!
They shut his water off because he didn't pay the bill.
- Faturayı ödemediği için suyu kestiler.
I must repay the debt.
- Borcumu ödemek zorundayım.
I have some debts to repay.
- Geri ödeyecek bazı borçlarım ar.
I paid him five dollars.
- Ona beş dolar ödedim.
I paid five dollars to him.
- Ona beş dolar ödedim.