öğretmenim

listen to the pronunciation of öğretmenim
Турецкий язык - Английский Язык
i am a teacher
öğretmen
teacher

The teacher is angry, so please do not make noise in the classroom! - Öğretmen kızgın, bu nedenle lütfen sınıfta gürültü yapmayın!

I know that you're a teacher. - Sizin bir öğretmen olduğunuzu biliyorum.

öğretmen
instructor

I've been a ski instructor for three years. - Üç yıldır bir kayak öğretmeniyim.

She's a yoga instructor. - O bir yoga öğretmenidir.

öğretmen
{i} master

The dog knew its master. - Köpek öğretmenini tanıyordu.

Tom is a master teacher. - Tom bir usta öğretmendir.

öğretmen
beak
öğretmen
schoolteacher

I'm a schoolteacher from Boston. - Ben Bostonlu bir öğretmenim.

Schoolteachers must have a lot of patience with the children. - Öğretmenler çocuklara karşı çok sabırlı olmalıdır.

öğretmen
{i} schoolmaster
ben öğretmenim
i am a teacher
öğretmen
preceptor
öğretmen
dominie
öğretmen
don

I don't like the substitute teacher. - Ben vekil öğretmeni sevmiyorum.

Why don't you ask your teacher for advice? - Neden öğretmenine danışmıyorsun?

öğretmen
educationist
öğretmen
{i} schoolmarm
öğretmen
school teacher
öğretmen
professor

The professor always teaches in jeans and a shirt. - Öğretmen derslerinde hep kot pantolon ve gömlek giyiyor.

This dictionary is a good learning tool for both students and professors. - Bu sözlük hem öğrenciler hem de öğretmenler için iyi bir öğrenme aracıdır.

öğretmen
{i} schoolmistress
öğretmen
educate
öğretmen
{i} indoctrinator
öğretmen
{i} mistress
öğretmen
governess
öğretmen
(bayan) instructress
öğretmen
schoolma'am
öğretmen
(kadın) preceptress
öğretmen
teacher; instructor; tutor; schoolmaster, master; schoolmistress; professor
Турецкий язык - Турецкий язык

Определение öğretmenim в Турецкий язык Турецкий язык словарь

Öğretmen
hoca

Hocasının adı neymiş? - Öğretmeninin ismi ne?

Öğretmen
muallim
öğretmen
Mesleği bir bilim dalını, bir sanatı veya teknik bilgileri öğretmek olan kimse, muallim, muallime
öğretmen
Mesleği bir bilim dalını, bir sanatı veya teknik bilgileri öğretmek olan kimse, muallim, muallime: "Öğretmenimizin verdiği konuları manzum yazardım bazen."- Y. Z. Ortaç