We've eaten pizza and chicken at noon.
- Biz, öğleyin pizza ve tavuk yedik.
We usually have lunch at noon.
- Öğlen yemeğimizi genellikle öğlen yeriz.
At lunchtime today, our usual restaurant was closed because of a funeral in the family.
- Bugün öğle yemeği vakti, ailedeki bir cenaze nedeniyle alışıldık restoranımız kapalıydı.
I should get to Boston by lunchtime.
- Öğle yemeği arasına kadar Boston'a varmalıyım.
It is midday. The men are eating lunch.
- Gün ortası. İnsanlar öğle yemeği yiyorlar.
They will contact us before midday today.
- Onlar bugün öğleden önce bizimle iletişime geçecekler.
I'm going to go out this afternoon.
- Bu öğleden sonra dışarıya çıkacağım.
I will be busy this afternoon.
- Bu öğleden sonra meşgul olacağım.