Tom isn't dealing with his father's death very well.
- Tom babasının ölümüyle çok iyi ilgilenmiyor.
I think it's a very good deal.
- Bence bu çok iyi bir anlaşma.
My mom doesn't speak English very well.
- Annem İngilizce'yi çok iyi konuşamaz.
Tony can play tennis very well.
- Tony, çok iyi tenis oynayabilir.
She is highly reputed not only as a scholar but also as a poet.
- O sadece bir bilim adamı olarak değil aynı zamanda bir şair olarak da çok iyi tanınmış.
I always thought Tom was so cool.
- Ben hep Tom'un çok iyi olduğunu düşündüm.
You didn't do a very good job, I said.
- Çok iyi bir iş yapmadığını söyledim.
I hear he is good at mahjong.
- Onun Mahjong'da çok iyi olduğunu duydum.
Can there be so much anger in celestial hearts?
- Çok iyi kalplerde bu kadar çok öfke olabilir mi?
My grandmother can't see very well.
- Büyükannem çok iyi göremez.
My grandmother can cook very well.
- Büyükannem çok iyi yemek pişirebilir.
His ability in mathematics is outstanding.
- Onun matematikteki yeteneği çok iyi.
Are the results good? Yes, they're excellent.
- Sonuçlar iyi mi? Evet, çok iyi.
Your accent is excellent. You'd pass for an Englishman any time.
- Şiven çok iyi. Her zaman İngiliz diye geçinebilirsin.
Bob and I are great friends.
- Bob ve ben çok iyi arkadaşlarız.
I'm not so great at following directions.
- Aşağıdaki talimatlarda çok iyi değilim.
He's a very fine musician.
- O çok iyi bir müzisyendir.
It was such a fine day that we had a very good time.
- Öyle güzel bir gündü ki çok iyi eğlendik.
I think Tom doesn't have a very good job.
- Sanırım Tom'un çok iyi bir işi yok.
Tom didn't do a very good job cleaning the kitchen floor. It's still dirty.
- Tom mutfak zeminini temizleyerek çok iyi bir iş yapmadı. O hâlâ kirli.
She's a very good teacher.
- O çok iyi bir öğretmendir.
I haven't a very good dictionary.
- Benim çok iyi bir sözlüğüm yok.
Tom has some very good ideas.
- Tom'un bazı çok iyi fikirleri var.
It's not something I'm very good at.
- O, çok iyi olduğum bir şey değil.
Tom doesn't treat Mary very nicely.
- Tom Mary'ye çok iyi davranmaz.
Tom didn't treat Mary very nicely.
- Tom Mary'ye çok iyi davranmadı