If you eat too much you will become fat.
- Çok fazla yersen şişmanlarsın.
I have too much homework today.
- Bugün, çok fazla ödevim var.
She smokes excessively.
- O çok fazla sigara içiyor.
Due to overfishing, some fish stocks are now at perilously low levels.
- Çok fazla balık avı dolayısıyla, bazı balık stokları şimdi tehlikeli derecede düşük seviyelerde.
That's an overly optimistic view.
- O, çok fazla iyimser bir bakış.
We have far too much work to do.
- Yapacak çok fazla işimiz var.
I think Tom paid far too much for that old saxophone.
- Tom'un o eski saksofon için çok fazla ödediğini düşünüyorum.
We have too many classes.
- Çok fazla sınıfımız var.
There were too many people at the concert.
- Konserde çok fazla kişi vardı.