They were drawn to each other by a magnetic attraction.
- Manyetik bir çekimle birbirlerine çekildiler.
Through mathematical calculations, Le Verrier predicted the presence of another planet beyond Uranus. The gravitational pull of this planet would explain the unusual motion of Uranus.
- Matematiksel hesaplamalar yoluyla Le Verrier Uranüsün ötesindeki başka gezegenin varlığını tahmin etti. Bu gezegenin yer çekimi Uranüsün sıradışı hareketini açıkladı.
Tom used to be a big shot lawyer.
- Tom büyük bir çekim avukatıydı.
She needs another DPT shot.
- Onun başka bir DTP çekimine ihtiyacı var.
Gravity is a force of attraction that exists between any two masses, any two bodies, or any two particles.
- Yer çekimi herhangi iki kütle, herhangi iki organ ya da herhangi iki parçacık arasında olan bir çekim kuvvetidir.
Gravity causes objects to have weight.
- Nesnelerin ağırlığının sebebi yer çekimidir.
The force of gravity between two objects is proportional to the product of the two masses, and inversely proportional to the square of the distance between their centers of mass.
- İki nesne arasındaki çekim kuvveti iki kütlenin ürünü ile orantılıdır ve onların kütle merkezleri arasındaki mesafeyle ters orantılıdır.
The photo shoot was fun.
- Fotoğraf çekimi eğlencelidir.
The shooting started around noon.
- Çekim yaklaşık öğleyin başladı.
The force of gravity between two objects is proportional to the product of the two masses, and inversely proportional to the square of the distance between their centers of mass.
- İki nesne arasındaki çekim kuvveti iki kütlenin ürünü ile orantılıdır ve onların kütle merkezleri arasındaki mesafeyle ters orantılıdır.
Did Tom say anything about the shooting?
- Tom çekim hakkında bir şey söyledi mi?
The shooting started around noon.
- Çekim yaklaşık öğleyin başladı.
The strength of the gravitational force reduces quickly with distance.
- Çekim gücü mukavemeti mesafe ile hızlı bir şekilde azalır.
Through mathematical calculations, Le Verrier predicted the presence of another planet beyond Uranus. The gravitational pull of this planet would explain the unusual motion of Uranus.
- Matematiksel hesaplamalar yoluyla Le Verrier Uranüsün ötesindeki başka gezegenin varlığını tahmin etti. Bu gezegenin yer çekimi Uranüsün sıradışı hareketini açıkladı.
In Latin there are five declensions.
- Latincede beş çekim vardır.
Italian verbs are grouped into three conjugations.
- İtalyanca fiiller üç çekim halinde gruplandırılır.
My Japanese teacher used to use a song to help us remember verb conjugations. No one really sang along.
- Benim Japon öğretmenim fiil çekimlerini hatırlamamıza yardımcı olan bir şarkı kullanırdı. Hiç kimse gerçekten birlikte söylemezdi.
Gravity is a force of attraction that exists between any two masses, any two bodies, or any two particles.
- Yer çekimi herhangi iki kütle, herhangi iki organ ya da herhangi iki parçacık arasında olan bir çekim kuvvetidir.
The mass of the planets is calculated according to the law of universal attraction.
- Gezegenlerin kütlesi evrensel çekim yasasına göre hesaplanır.
Through mathematical calculations, Le Verrier predicted the presence of another planet beyond Uranus. The gravitational pull of this planet would explain the unusual motion of Uranus.
- Matematiksel hesaplamalar yoluyla Le Verrier Uranüsün ötesindeki başka gezegenin varlığını tahmin etti. Bu gezegenin yer çekimi Uranüsün sıradışı hareketini açıkladı.
Juno will map Jupiter's gravitational and magnetic fields.
- Juno Jüpiter'in yer çekiminin ve manyetik alanlarının haritasını yapacak.