Half of the apple was rotten.
- Elmanın yarısı çürümüştü.
This food smells rotten.
- Bu gıda çürük kokuyor.
I smell something rotten.
- Çürük bir şeyin kokusunu alıyorum.
These oranges have rotted.
- Bu portakallar çürüdü.
It smells like something's rotting.
- Bu bir şeyin çürümesi gibi kokuyor.
Sami is now rotting in jail.
- Sami şimdi hapiste çürüyor.
Fruits decay in the sun.
- Meyveler güneşte çürür.
Salt helps to preserve food from decay.
- Tuz yiyeceği çürümekten korumak için yardımcı olur.