This food smells rotten.
- Bu gıda çürük kokuyor.
I smell something rotten.
- Çürük bir şeyin kokusunu alıyorum.
I got my decayed tooth pulled out.
- Ben çürük dişimi çektirdim.
The dentist pulled out his decayed tooth.
- Diş hekimi onun çürük dişini çekti.
I still have bruises where the mule kicked me.
- Katırın beni tekmelediği yerde hâlâ çürüklerim var.
Tom had bruises all over his body.
- Tom'un vücudunun her yanında çürükleri vardı.
I smell something rotten.
- Çürük bir şeyin kokusunu alıyorum.
There were quite a few rotten apples in the basket.
- Sepette birçok çürük elmalar vardı.
One bad apple spoils the barrel.
- Sepetteki bir çürük elma bütün sepeti çürütür
Tom's face is badly bruised.
- Tom'un yüzü kötü bir biçimde çürük.
Two high school boys beat Tom black and blue.
- İki lise öğrecisi Tom'u döğüp çürükler içerisinde bıraktılar.
I got my decayed tooth pulled out.
- Ben çürük dişimi çektirdim.
The dentist pulled out his decayed tooth.
- Diş hekimi onun çürük dişini çekti.