Onun güzel al yanakları var.
- She has beautiful rosy cheeks.
Bugün hiç kimse iyimser hissetmiyor.
- Nobody feels optimistic today.
Senin görüşün çok iyimser.
- Your view is too optimistic.
Tom kendisine bir fincan bitki çayı koydu.
- Tom poured himself cup of herbal tea.
Wang Lao Ji bir bira değildir. O bir çaydır.
- Wang Lao Ji isn't beer. It's tea.
Çay ve kahve, güne başlamaya yardımcı olur.
- Tea and coffee helps to start the day.
Bir fincan çay içmek ister misin?
- Do you want to have a cup of tea?
Bir fincan çay içmek ister misin?
- Would you like to have a cup of tea?
I fancy a cup of rosy lee.
I'll put the kettle on and make us a cup of Rosy Lee.