Tom tek başına laboratuvarda çalışıyordu.
- Tom was working alone in the lab.
O, o laboratuvarda çalışmaktadır.
- He works in that lab.
Laboratuar bir yangında tahrip oldu.
- The laboratory was destroyed in a fire.
O, laboratuar çalışmalarının sınavı öncesinde teslim edilmesini şart koşuyor.
- He requires that the laboratory exercises be handed in before the final exam.
Laboratuvar şimdi yeni bir bilimsel deneyle meşgul.
- The laboratory is busy now on a new scientific experiment.
Laboratuvara geri gidin.
- Go back to the laboratory.