Tozlu ve kayalıklı yollarda yürümeyi severim.
- I like walking on dusty and rocky trails.
Tozlu ve kayalıklı yollarda yürümeyi severim.
- I like walking on dusty and rocky trails.
Dan'ın Linda ile duygusuz bir ilişkisi vardı.
- Dan had a rocky relationship with Linda.
His new album is quite rocky.
a rocky shore.
The table was rocky, so we put a book under one leg.