The war was officially over.
- Savaş resmen sona erdi.
The Japanese Parliament today officially elected Ryoutarou Hashimoto as the country's 52nd prime minister.
- Japon Parlementosu bugün Ryoutarou Hashimoto'yu ülkenin 52. başbakanı olarak resmen seçti.
Tom said that he had never formally studied French.
- Tom resmen Fransızca okumadığını söyledi.
Nobody has been formally charged.
- Hiç kimse resmen suçlanmadı.
Nobody has been formally charged.
- Hiç kimse resmen suçlanmadı.
We haven't been formally introduced.
- Biz resmen tanıştırılmadık.