Sami işe gitmek için ikametinden ayrıldı.
- Sami left his residence to go to work.
Burası Tom'un ikametgahı mı?
- Is this Tom's residence?
Burası Tom'un ikametgahı mı?
- Is this Tom's residence?
Başbakan zaten ikamet ettiği kentte oy kullandı.
- The prime minister already voted in his city of residence.
Son ev Tom'un konutuydu.
- The last house was Tom's residence.
Kasaba fabrikalar ve konutlar için ayrıldı.
- The town was zoned for factories and residences.
O Jamaika'da oturma izni aldı.
- He took up residence in Jamaica.
Burası Tom'un ikametgahı mı?
- Is this Tom's residence?
4. You will report accidents or collisions at the Superintendent's Office at Forty-third Street, immediately on arrival, with the names and residences of witnesses.