Tekrarlanan suçları onu mahkemeye getirdi.
- His repeated delinquencies brought him to court.
Lütfen şunu yeniden tekrarlayabilir misin?
- Could you repeat that, please?
Bir bütün olarak tanımadan bir hatayı tekrarlamak hepsinin içinde en büyük hatadır.
- Repeating a mistake without recognizing it as one, is the biggest mistake of all.
Tom'un kendisi tekrarlamaktan hoşlanmaz.
- Tom doesn't like to repeat himself.
Çok sayıda bilim adamı eksantrik olma ününe sahiptir.
- Many scientists have the reputation of being eccentric.
O nereye giderse ünü onunla birlikte gider.
- His reputation goes with him wherever he goes.
O skandal onun şöhretine mal oldu.
- That scandal cost him his reputation.
Kaybedecek bir şöhretin yoksa,özgür bir şekilde yaşarsın.
- You live freely if you haven't a reputation to lose.