Amerika'nın en meşhur adamı Washington'du.
- Washington was the most famous man in America.
O meşhur bir sanatçıdır.
- He is a famous artist.
Justin Bieber, Katie Holmes'tan daha ünlüdür.
- Justin Bieber is more famous than Katie Holmes.
Şarkıcı sadece Japonya'da değil, aynı zamanda Avrupa'da da ünlü.
- The singer is famous not only in Japan but also in Europe.
O tanınmış bir dağdır.
- That's a famous mountain.
Mary tanınmış bir pop yıldızıdır.
- Mary is a famous pop star.
Biz mükemmel bir biçimde geçindik.
- We got along famously.