remains, fragments of a destroyed structure or city, rubble

listen to the pronunciation of remains, fragments of a destroyed structure or city, rubble
İngilizce - Türkçe

remains, fragments of a destroyed structure or city, rubble teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

ruins
{i} kalıntı

Taş Devri kalıntıları keşfedildi. - The Stone Age ruins were discovered.

Uzaktaki antik kalıntıları görebilirsiniz. - You can see the ancient ruins in the distance.

ruins
kalıntılar

Kalıntılar görülmeye değerler. - The ruins are worth visiting.

Taş Devri kalıntıları keşfedildi. - The Stone Age ruins were discovered.

ruins
yıkı
ruins
yıkma
ruins
enkaz

Onlar enkaz arasında ceset arıyorlar. - They were hunting for bodies among the ruins.

ruins
ören
ruins
{f} yık
ruins
harabeler

Ben, Machu Picchu harabelerini ziyaret etmek isterim. - I want to visit the ruins of Machu Picchu.

Binlerce bina harabelerde yatıyordu. - One thousand buildings lay in ruins.

ruins
{i} yıkıntılar
ruins
yıkıntı
ruins
{i} çöküş
ruins
i., çoğ. harabeler, yıkıntılar: We walked among the ruins of Ephesus. Efes harabelerini gezdik
İngilizce - İngilizce
{i} ruins
remains, fragments of a destroyed structure or city, rubble