Bu bir rahatlama olur.
- That would be a relief.
Tom büyük bir rahatlama nefesi verdi.
- Tom let out a big sigh of relief.
Bu böyle bir ferahlık.
- This is such a relief.
Dan'ın paraya ihtiyacı vardı ve babasından ekonomik destek istedi.
- Dan needed money and sought financial relief from his father.
Alerjini hafifletmek istiyorsan, bunu dene.
- If you want allergy relief, try this.
Kabine ordudan Okinawa'ya bir afet yardımı heyeti göndermesini istedi.
- The cabinet asked the army to send a disaster relief mission to Okinawa.
Sen yardım çalışmaları için fon toplamak zorundasın.
- You have to raise funds for the relief work.