rehber teriminin Türkçe İngilizce sözlükte anlamı
- directory
I don't find him in the telephone directory.
- Ben onu telefon rehberinde bulamıyorum.
No, I don't. You had better look it up in a telephone directory.
- Hayır bilmiyorum. Bir telefon rehberine baksan iyi olur.
- guide
This hotel is far from deserving the four stars the guidebook gives it.
- Bu otel rehber kitabın verdiği dört yıldızı hak etmekten uzaktır.
She guided me to the palace.
- O, saraya kadar bana rehberlik yaptı.
- adviser
- pilot
- mentor
Tom had a good mentor.
- Tom'un iyi bir rehberi vardı.
- prospectus
- phone book
Look in the phone book.
- Telefon rehberine bakın.
Where's the phone book?
- Telefon rehberi nerede?
- feeding
- consult
- telephone book
Look up the number in the telephone book.
- Telefon rehberindeki numaraya bakın.
I looked up his phone number in the telephone book.
- Telefon rehberinde onun telefon numarasına baktım.
- dragoman
- counselor
Who's your guidance counselor?
- Rehber öğretmeniniz kim?
- (Tıp) guideline
- (Ticaret) manual
- pathfinder
- guidance conselor
- tourist guide, guide
- cicerone
- courier
- guide; guidebook" " kılavuz; telephone directory, telephone book, phone book
- directory; telephone directory
- handbook
- careers officer
- (Hukuk) guide, directory
- conductor
- guidebook
I bought a guidebook for the museums of Florence.
- Floransa müzeleri için bir rehber kitap satın aldım.
I bought several guidebooks, none of which helped me.
- Birkaç rehber kitap satın aldım, onların hiçbiri bana yardım etmedi.
- lodestar
- rudder
- dragomans
- catalog
- polar
- rehber köpek
- guide dog
- rehber dizin
- (Bilgisayar) directory
- rehber kitabı
- guide
- rehber kitap
- guide book
- rehber köpek
- seeing eye dog
- rehber liste
- (Bilgisayar) directory listing
- rehber olmak
- guide
- rehber dokümanlar
- (Politika, Siyaset) guide documents
- rehber eşliğinde
- guided
- rehber feneri
- leading light
- rehber kaset
- audioguide
- rehber kitap
- directory
- rehber kitap
- vade mecum
- rehber kitap
- guidebook
I bought several guidebooks, none of which helped me.
- Birkaç rehber kitap satın aldım, onların hiçbiri bana yardım etmedi.
This guidebook might be of use to you on your trip.
- Bu rehber kitap yolculuğunda sana faydalı olabilir.
- rehber paraşüt bohçası
- (Havacılık) free deployment bag
- rehber paraşüt düzeni
- (Havacılık) drogue assembly
- rehber paraşütü
- (Askeri) pilot parachute
- rehber talebi
- (Telekom) directory enquiries
- rehber tavsiye edebilir misiniz
- Can you recommend a guide
- rehber teknik şartname
- (Askeri) guide specification
- rehber öğretmen
- guidance counselor
- rehber öğretmen
- guidance counselor, teacher who advises students about their personal problems
- aktif rehber
- active directory
- rehberler
- directories
- rehberler
- (Eğitim) counselors
- yerel rehber
- local guide
- altın rehber
- yellow pages
- sabit rehber abone listesi
- (Askeri) fixed directory subscriber list
- sabit rehber ünite listesi
- (Askeri) fixed directory unit list
- ıngilizce konuşan bir rehber istiyorum
- I want an English speaking guide
- ıngilizce rehber kaset var mı
- Is there an audioguide in English
- ıngilizce rehber kitabınız var mı
- Do you have a guidebook in English