Korkan tek kişi sen değilsin.
- You're not the only one who's afraid.
Hata yapmaktan korkan kişiler İngilizce konuşmada gelişme kaydedemez.
- People who are afraid of making mistakes will make no progress in English conversation.
Başarısız olmandan korkmuştum.
- I was afraid that you had failed.
O, çok korkmuş görünüyor.
- She looks very much afraid.
Yaşlı insanlar sık sık yeni şeyleri denemekten korkarlar.
- Older people are often afraid of trying new things.
Nancy köpeklerden korkar.
- Nancy is afraid of dogs.
I am afraid I can not help you in this matter.