Eğer inatçı olursan kesinlikle yalnız kalırsın.
- If it becomes stubborn indeed it stands alone.
Mary özür dilemeyecek kadar çok inatçı.
- Mary is too stubborn to apologize.
O bir katır kadar inatçı.
- He's as stubborn as a mule.
O bir katır kadar inatçıdır.
- He is stubborn as a mule.