Ormansızlaşmanın azaltılması, iklim değişikliğinin etkilerini azaltmak için tek yoldur.
- Reducing deforestation is one way to mitigate the impacts of climate change.
Karaoke stresi azaltmak için iyidir.
- Karaoke is good for reducing stress.
Başkan Arthur gümrük vergilerini düşürmek istedi.
- President Arthur wanted to reduce the tariffs.
Muhalefet partisi gelir vergisini düşürmek için bir yasa tasarısı sundu.
- The opposition party put forward a bill to reduce income tax.
Bu şirket çevresel kaplama alanını azaltmak için yeni teknolojiler kullanıyor.
- This company is using new technologies to reduce its environmental footprint.
O ithalatta vergi azaltmak istedi.
- He wanted to reduce the tax on imports.
Enerji talebini azaltmalıyız.
- We must reduce energy demand.
Bu ay masraflarımı azaltmak zorundayım.
- I have to reduce my expenses this month.
Doktor Tom'a kırmızı et tüketimini azaltmasını söyledi.
- The doctor told Tom to reduce his red meat consumption.
O, vergileri azaltabildi.
- He was able to reduce taxes.
... we can start reducing those costs. ...
... Governor Romney's pledge of not reducing the deficit ' or ' or ' or not adding to ...