O, konu üzerine tanınmış bir otoritedir.
- He is a recognized authority on the subject.
O tanınmış bir Amerikalı yazardır.
- That is a recognized American author.
O dilbilim uzmanı olarak tanınmaktadır.
- She is recognized to be an expert on linguistics.
Girişimleriniz sayesinde basın tarafından ilerici ve ileriye dönük düşünce kuruluşu olarak tanınmaktayız.
- Thanks to your initiatives we've been recognized as a progressive and forward-thinking enterprise by the press.
Herkes onu görkemli bir piyanist olarak tanıdı.
- Everyone recognized him as a brilliant pianist.
Onu giydiği şapkadan tanıdım.
- I recognized her by the hat she was wearing.
Birinin bilgisinin sınırlarını tanımak önemlidir.
- It is important to recognize the limits of one's knowledge.
Tom Mary'yi oldukça iyi açıkladı, bu yüzden onu görünce onu tanımak kolaydı.
- Tom described Mary quite well, so it was easy to recognize her when I saw her.
Başkalarının hatalarını fark etmek kendi hatlarımızı farketmekten daha kolaydır.
- It's easier to recognize other people's mistakes than our own.
Başarısızlığının farkına varmalısın.
- You must recognize your failure.
Well-recognized problems of topical timolol identified from other studies include cardiac failure and bradycardia.
The US and a number of EU countries are expected to recognize Kosovo on Monday.
... Even in the old, predigital, traditional workplace, we recognized that workers had human rights. ...
... But I also recognized immediately on Twitter-- ...