Kaza ben gelmeden önce oldu.
- The accident happened previous to my arrival.
Kışın gelmesiyle birlikte ağaçlardaki yapraklar düşer.
- With the arrival of winter, the leaves on the trees fall down.
Askerlerin gelişi daha fazla şiddete yol açtı.
- The arrival of the troops led to more violence.
Ken trenin gelişini bekliyor.
- Ken is waiting for the arrival of the train.
Tarifede varış saatine baktım.
- I looked up the arrival time in the timetable.
Onu varış saatinizi bildirirseniz, Tom sizi havaalanında karşılayabilir.
- Tom can meet you at the airport if you let him know your arrival time.
O, ben varmadan önce oldu.
- It happened prior to my arrival.