raubüberfall teriminin Almanca Türkçe sözlükte anlamı
- [der] soygunculuk, karmanyola
- silahlı soygun
- soygun yapmak
- hırsızlık yapmak
raubüberfall teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı
- raid
- baskın
Bizim ordu düşmana karşı bir gece baskını düzenledi.
-Our army staged a night raid against the enemy.
Melbourne polisi sansür yasalarını ihlal ettiği için kitapçıya baskın düzenledi.
-The Melbourne police raided the bookstore for violating censorship laws.
- mugging
- soygun
Soygun amaçlı birçok saldırı bildirilmiyor.
-Many muggings go unreported.
- mugging
- saldırma
- mugging
- saldırarak
- raid
- raiderakıncı
- raid
- (Askeri) taarruz
- armed robbery
- silahlı soygun
Tom silahlı soygun için cezasını doldurdu.
-Tom did time for armed robbery.
Tom, silahlı soygundan dolayı suçlu olduğunu itiraf etti.
-Tom pleaded guilty to armed robbery.
- mugging
- {f} saldır
Soygun amaçlı birçok saldırı bildirilmiyor.
-Many muggings go unreported.
- mugging
- {i} saldırı
Soygun amaçlı birçok saldırı bildirilmiyor.
-Many muggings go unreported.
- raid
- akın yapmak
- raid
- basmak
- hold-up
- gecikme
- armed robbery
- silâhlı soygun
Tom silahlı soygun için yargılandı.
-Tom stood trial for armed robbery.
Tom silahlı soygun için cezasını doldurdu.
-Tom did time for armed robbery.
- mugging
- {i} gasp olayı
- mugging
- mug soy
- mugging
- {i} saldırıp soyma
İlgili Terimler
raubüberfall teriminin Almanca İngilizce sözlükte anlamı
- raid
- mugging
- heist (on an institution)
- stick-up
- hold-up
- armed robbery
Police are seeking witnesses to the armed robbery of a fast food outlet at 11 o'clock last night.
-Die Polizei sucht nach Zeugen des bewaffneten Raubüberfalls, der sich in der vergangenen Nacht um 11 Uhr auf einen Schnellimbiss ereignete.
- Raubüberfall (auf etwas)
- robbery (at/on something)
- Bargeld, das aus einem Raubüberfall stammt
- cash taken from a robbery
- Das Vorgehen bei dem Raubüberfall lässt auf Insiderwissen schließen.
- The way the robbery was committed speaks of inside knowledge
- Der Fahrzeuglenker hat den Raubüberfall vorgetäuscht oder ist irgendwie an der T
- The driver of the vehicle feigned the robbery or is somehow involved in the offence
- Der Raubüberfall fand vor den Augen der Schüler statt.
- The robbery took place in full view of the students
- Die Täter haben bei dem Raubüberfall große Beute gemacht.
- The attackers got a lot of loot in the robbery
- ein bewaffneter Raubüberfall auf einen Juwelier
- an armed robbery at/on a jeweller's shop
- ein dilettantisch ausgeführter Raubüberfall
- a bungled robbery
- einen Raubüberfall begehen
- to commit a robbery