Gök gürültüsü öğrencileri korkuttu.
- The thunder frightened the students.
Bir gök gürültüsü beni afallattı.
- I was taken aback by a thunderclap.
Gök gürlediğinde korkarım.
- I get scared when it thunders.
Oyun sırasında, aniden yağmur yağmaya başladı ve ayrıca gök gürledi.
- During the game, it suddenly began to rain and it thundered, too.
At least three conflicting varieties of Raï drifted in through the open doorway of the bus, blasting from cafés in the square.