Onun kuşkulu bir geçmişi var.
- She had a questionable past.
Kuşkulu şeyler yaptım.
- I've done questionable things.
Soruları önceden hazırlamak senin yararına olur.
- It would be to your advantage to prepare questions in advance.
Bu soruyu cevaplamalısın.
- You must answer the question.
Polis, avukatı gelene kadar Tom'u sorgulayamaz.
- The police can't question Tom until his lawyer gets here.
Bazı insanlar onun dürüstlüğünü sorguladı.
- Some people questioned his honesty.
Tom Mary'ye bir soru sormak istedi.
- Tom wanted to ask Mary a question.
Soru sormaktan korkma.
- Don't be afraid to ask questions.
Böylesine sorgulama rutin polis işidir.
- Such questioning is routine police business.
Polis sorgulama için birçok şüpheliyi göz altına aldı.
- The police detained several suspects for questioning.
Soruları önceden hazırlamak senin yararına olur.
- It would be to your advantage to prepare questions in advance.
O her zaman aptal sorular soruyor.
- He's always asking silly questions.
Sorun için cevap yok.
- There is no anwser for your question.
Sorun için cevap yok.
- Your question does not have an answer.
Tom geometri problemini çözdü mü? Başarmadığını söyledi, soru onun için de zordu.
- Did Tom solve the geometry problem? He said he didn't manage to. The question was too difficult for him, as well.
O, sık sık soruları ile konuşmacını sözünü kesti.
- He interrupted the speaker with frequent questions.
Bir pasaport olmadan, bir ülkeyi terk etmek söz konusu değildir.
- Without a passport, leaving a country is out of the question.
Bu hesap defterinde birçok şüpheli noktalar var.
- There are many questionable points in this ledger.
Birçok insanın davranışları şüpheli.
- The behaviour of many people is questionable.
Onları sorguladın mı?
- Have you questioned them?
Polisler onu yakından sorguladı.
- The police questioned him closely.
Polis onu sorgulamak için durdurduğunda Tom kaçmaya çalıştı.
- When the police stopped him for questioning, Tom tried to make a run for it.
Dedektif Dan Anderson daha fazla sorgulama için Linda'yı karakola götürdü.
- Detective Dan Anderson took Linda to the station for further questioning.
Polis sorgulama için birçok şüpheliyi göz altına aldı.
- The police detained several suspects for questioning.
Neden bizi sorguluyorsun?
- Why are you questioning us?
Tom Mary'ye sorgulayarak baktı.
- Tom looked questioningly at Mary.
Öğretmen tarafından bana bazı sorular soruldu.
- Some questions were asked me by the teacher.
Soruları önceden hazırlamak senin yararına olur.
- It would be to your advantage to prepare questions in advance.
Tom sorgu için gözaltına alındı.
- Tom was detained for questioning.
Polisler onu yakından sorguladı.
- The police questioned him closely.
Korkarım size bazı sorular sormak zorunda kalacağım.
- I'm afraid I'm going to have to ask you some questions.
Sizin için çalışan insanların bazıları hakkında size bazı sorular sormak istiyorum.
- I'd like to ask you some questions about some of the people who work for you.
Onun zamanında gelip gelmeyeceğinden şüphe ediyorum.
- I question whether he'll come in time.
Tom'un patronu onun dürüstlüğünden şüphe duydu.
- Tom's employer called his honesty into question.
Mesele kazaya kimin neden olduğu.
- The question is who caused the accident.
Olmak ya da olmamak, işte bütün mesele bu.
- To be or not to be, that is the question.
Onun önerisi, söz konusu değil.
- His proposal is out of the question.
Bir pasaport olmadan, bir ülkeyi terk etmek söz konusu değildir.
- Without a passport, leaving a country is out of the question.
Onun kuşkulu bir geçmişi var.
- She had a questionable past.
Kuşkulu şeyler yaptım.
- I've done questionable things.
Polis onu sorgulamak için durdurduğunda Tom kaçmaya çalıştı.
- When the police stopped him for questioning, Tom tried to make a run for it.
Onları sorgulamak istiyorum.
- I'd like to question them.
Bu tartışılabilir bir politika.
- It's a questionable policy.
I move that the question be put to a vote.
Tiffiny's behavior is highly questionable.
... Why don't we take a question on this side. ...
... Mr. Weiner: Thank you for your question, Marla. ...