punishment; fine, punishment in the form of a financial payment

listen to the pronunciation of punishment; fine, punishment in the form of a financial payment
İngilizce - Türkçe

punishment; fine, punishment in the form of a financial payment teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

penalty
ceza

Tom ölüm cezasının kaldırılması gerektiğine inanıyor. - Tom believes that the death penalty should be abolished.

Onun suçu ölüm cezasını hak etti. - His crime deserved the death penalty.

penalty
(Avrupa Birliği) ceza, yaptırım
penalty
(Ticaret) müeyyide
penalty
(Ticaret) cayma tazminatı
penalty
{i} penaltı

Penaltı kaçırılmıştı. - The penalty was missed.

penalty
{i} spor penaltı
penalty
{i} para cezası
İngilizce - İngilizce
{i} penalty
punishment; fine, punishment in the form of a financial payment