pulled the trigger

listen to the pronunciation of pulled the trigger
İngilizce - Türkçe

pulled the trigger teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

shot
toparcık
shot
isabet almak
shot
vurulmak

Vurulmaktansa asılmayı tercih ederim. - I'd rather be hanged than shot.

Tom vurulmak üzereydi ama o bunu bilmiyordu. - Tom was about to be shot, but he didn't know it.

shot
postu deldirmek
shot
{f} vur

Onu vuran adam Sirhan Bişara Sirhandı. - The man who shot him was Sirhan Bishara Sirhan.

Polis vurularak öldürüldüğünde izinliydi. - The policeman was off duty when he was shot to death.

shot
hasta

Avcılardan biri vuruldu ve hastaneye götürülmek zorunda kaldı ve şimdi hızlı bir iyileşme gösteriyor. - One of the hunters was shot and had to be taken to hospital, where he is now making a speedy recovery.

shot
şut
shot
silah sesi

Aniden bir silah sesi duyduk. - All at once we heard a shot.

Biz üç el silah sesi duyduk. - We heard three shots.

shot
şanjan
shot
eski
shot
saçma
shot
mermi

Köpek bir mermi gibi uzaklaştı. - The dog went away like a shot.

Sami, karısı Leyla'yı başından iki mermi ile vurdu . - Sami shot two bullets into the head of his wife, Layla.

shot
yanardöner
shot
yudum

Tom bir fırt tekilayı bir yudumda içti. - Tom drank the shot of tequila down in one gulp.

Bir yudum tekila istiyorum. - I'd like a shot of tequila.

pull the trigger
tetiği çekmek
shot
{s} kafası dumanlı
shot
{i} vuruş

Bana vurmak istiyor musunuz? Devam edin ve en iyi vuruşunuzu yapın. - Do you want to hit me? Go ahead and take your best shot.

Mac'in harika bir vuruş yaptığını gördük - We saw Mac make a fantastic shot.

shot
atım
shot
{i} tahmin
shot
(Askeri) ATEŞ BİLDİRİŞ, (ATILDI): Top veya topların ateşlendiğini belirten bildiri. Bak. "rounds complete", "on the way"
shot
{s} yanardöner, şanjan, janjan (kumaş)
İngilizce - İngilizce
shot
pull the trigger
To fire a gun
pull the trigger
To shoot, kick the ball in hope of scoring a goal
pull the trigger
To commit to a course of action

Some traders are too afraid to pull the trigger and just watch the market without ever getting involved.

pulled the trigger

    Heceleme

    pulled the trig·ger

    Türkçe nasıl söylenir

    pûld dhi trîgır

    Telaffuz

    /ˈpo͝old ᴛʜē ˈtrəgər/ /ˈpʊld ðiː ˈtrɪɡɜr/