public; belonging to a city; of a city

listen to the pronunciation of public; belonging to a city; of a city
İngilizce - Türkçe

public; belonging to a city; of a city teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

city
büyük yerleşim yeri
city
megapol
city
kent

Pek çok kent yöneticilerinin uyguladığı kemer sıkma politikası son derece sevimsizdir. - The austerity measures that many city governments have implemented are hugely unpopular.

Doğduğum yer olan Nagasaki, güzel bir liman kentidir. - Nagasaki, where I was born, is a beautiful port city.

city
{i} şehir

Alma-Ata halkı, haydi çocuk dostu bir şehir yaratalım! - People of Almaty, let us create a child-friendly city!

Lee Leffingwell, Austin Şehir Konseyi'nin başkanıdır. - Lee Leffingwell is the head of the Austin City Council.

city
cityreds şehirde büyümüş
city
{i} şehir halkı
city
city editor gazetede mahalli muhabirleri idare eden müdür
city
city father ehri yöneten kimse
city
{i} büyük kasaba
city
city block kesişen sokaklarla ayrılan arsa
city
city dump çöplük
İngilizce - İngilizce
city
public; belonging to a city; of a city