Serpent Bearer yayılmış fakat çok belirgin olmayan bir takımyıldızı.
- The Serpent Bearer is an outspread but not very prominent constellation.
Tanınmış şair çalışma odasında intihar etmeye kalkıştı.
- The prominent poet attempted to commit suicide in his study.
Sami, tanınmış bir Kahireli plastik cerrahtı.
- Sami was a prominent Cairo plastic surgeon.
O, firmada önemli bir konumu işgal eder.
- He occupies a prominent position in the firm.
Kule tepede önemli bir yer işgal etti.
- The tower occupied a prominent spot on the ridge.
Seçkin bilim adamları arasında huzursuz hissetti.
- He felt ill at ease among prominent scholars.
Fadıl bölgede önde gelen bir doktordu.
- Fadil was a prominent doctor in the area.
Bazı önde gelen tenis oyuncuları şımarık çocuklar gibi davranırlar.
- Some prominent tennis players behave like spoiled brats.
Seçkin bilim adamları arasında huzursuz hissetti.
- He felt ill at ease among prominent scholars.
... And he imports Judaica from a prominent Jewish library ...