The last thing I want to do is cause you a problem.
- Yapmak istediğim son şey sana bir probleme neden olmak.
What do you think caused the problem?
- Probleme neyin sebep olduğunu düşünüyorsunuz?
When Tom has trouble sleeping, he starts counting stoats. That quickly brings him into a peaceful mood, and he is fast asleep before he could count the stoats to fifty.
- Tom'un uyumada problemi olduğunda, o kakımları saymaya başlar.O, onu çabucak sakin bir hale getirir. Ve o kakımları elliye kadar sayabilmeden önce derin uykuya dalar.
Tiny mistakes can sometimes lead to big trouble.
- İnce hatalar bazı zamanlar büyük problemlere yol açar.
Did Tom solve the geometry problem? He said he didn't manage to. The question was too difficult for him, as well.
- Tom geometri problemini çözdü mü? Başarmadığını söyledi, soru onun için de zordu.
Bu mesele gerçek bir sorundur.
- This problem is a real challenge.
Bu evvela üzerinde çalışmamız iktiza eden meseledir.
- This is the problem we should work on first.
Bu yazılımı derlerken bazı sorunlarla karşılaşıyorum.
- I'm having some problems compiling this software.
Bu büyük bir sorun olabilirdi.
- This could become a big problem.
Sorun konusunda sessiz kaldı.
- She kept silent about the problem.
Bu büyük bir sorun olabilirdi.
- This could become a big problem.
Bir çocuğu ne kadar şımartırsak, o kadar problemli olur.
- The more we spoil a child, the more problematic he will be.
Onlar bize sorunlu çocuklar diyorlar.
- They call us problem children.
Agh. Annemden bir hediye almak için uzun bir süre bekledim. Ancak, çok sorunludur.
- Agh. I waited for a long time for the receipt of a present from my mother. However, it's very problematic.