İngilizce - Türkçe
pricking; piercing; sharp; pungent teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı
- poignant
- dokunaklı
Olay çok dokunaklıydı.
-The incident was so poignant.
Lezzetli yiyecek yemek, hayatın en yoğun ve dokunaklı zevklerinden biridir.
-The eating of delicious food is one of the most intense and poignant pleasures of life.
- poignant
- {s} şiddetli
- poignant
- keskin
- poignant
- keder
- poignant
- acı
- poignant
- keskin/acı
- poignant
- {s} yakıcı
- poignant
- acı keskin
- poignant
- {s} etkili
- poignant
- {s} delici
- poignant
- dokunaklı bir şekilde
- poignant
- şiddetli tesirli müessir
- poignant
- kuvvetli
- poignant
- lezzet veren acılık
- poignant
- poignantlyetkileyici olarak
- poignant
- ıstırapla
İlgili Terimler
İngilizce - İngilizce
pricking; piercing; sharp; pungent teriminin İngilizce İngilizce sözlükte anlamı
- poignant
pricking; piercing; sharp; pungent
Heceleme
pricking; piercing; sharp; pun·gentTelaffuz
Resimler
Favoriler