previously named, aforementioned, aforesaid (law)

İngilizce - Türkçe

previously named, aforementioned, aforesaid (law) teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

İlgili Terimler

said

{f} söyle

Çok iyi bir iş yapmadığını söyledim. - You didn't do a very good job, I said.

Onun ne söylediğini hatırlıyorum. - I remember what he said.

said

f., bak. say

said

say de

said

söylenmek

Babasının bir trafik kazasında öldüğü söylenmektedir. - It is said that her father was killed in a traffic accident.

Kazu'nun Japonya'da en iyi futbol oyuncusu olduğu söylenmektedir. - It is said that Kazu is the best soccer player in Japan.

said

adı geçen

said

sözü edilen

said

sözkonusu

said

{s} denilen

said

söylenen

Tom söylenenleri dikkatle dinledi. - Tom paid close attention to what was being said.

Kız kendine söyleneni görmezden gelerek annesiyle alışverişe gideceğini söyledi. - The girl said she was going shopping with her mother, ignoring what she was told.

said

{s} bahsedilen

İngilizce - İngilizce

previously named, aforementioned, aforesaid (law) teriminin İngilizce İngilizce sözlükte anlamı

{s} said

Heceleme

previously named, aforementioned, a·fore·said (law)