Yapar gibi görünmede iyi değilim.
- I'm not good at pretending.
Yapar gibi görünmekten bıktım.
- I'm tired of pretending.
Tom numara yapmakta iyi değil.
- Tom isn't good at pretending.
Yapar gibi görünmekten bıktım.
- I'm tired of pretending.
Tom numara yapmakta iyi değil.
- Tom isn't good at pretending.
Tom benimle numara yapmak zorunda değil.
- Tom doesn't have to pretend with me.
Eğleniyorum gibi davranmaktan nefret ediyorum.
- I hate pretending I'm having a good time.
Bir aktörmüş gibi davranmak istiyorum.
- I wish to pretend to be an actor.
Hava Diyeti: Mış gibi yapmak varken neden yiyesiniz!
- The Air Diet: Why Eat When You Can Pretend!
Hangisinin daha kötü olduğunu bilmiyorum: aptal olmak mı yoksa aptalmış gibi yapmak mı?
- I don't know what's worse: being stupid or pretending to be stupid.
Hava Diyeti: Mış gibi yapmak varken neden yiyesiniz!
- The Air Diet: Why Eat When You Can Pretend!
Hangisinin daha kötü olduğunu bilmiyorum: aptal olmak mı yoksa aptalmış gibi yapmak mı?
- I don't know what's worse: being stupid or pretending to be stupid.
Sen en azından senin burada olmak istediğini taklit edebilir misin?
- Can you at least pretend you want to be here?
Tom, komitenin başkan vekili oldu.
- Tom became the acting chairman of the committee.
O onu demek istemiyor; o sadece rol yapıyor.
- He doesn't mean it; he's just acting.
O gerçekten üzgün değil; o sadece rol yapıyor.
- He isn't really sad; he's only acting.
On bir yaşından beri, Jane filmlerde oyunculuk yapıyor.
- Jane has been acting in films since she was eleven.
Jane on bir yaşından beri filmlerde oyunculuk yapıyor.
- Jane has been acting in movies since she was eleven.
Patlamadan hemen önce, şüpheli bir biçimde davranan bir adam görüldü.
- A man was seen acting suspiciously shortly before the explosion.
Bugün bir kral gibi davranan bir çocuk yarın bir zalim gibi davranır.
- Today a child acting like a king, tomorrow a tyrant.
On bir yaşından beri, Jane filmlerde oyunculuk yapıyor.
- Jane has been acting in films since she was eleven.
Onun oyunculuğu mükemmeldi.
- His acting left nothing to be desired.
Ben rol yapmayı ve şarkı söylemeyi severim.
- I love acting and singing.
Ben senin rol yapma şeklini beğenmiyorum.
- I don't like the way you're acting.
Don't pretend you didn't know about this!.
... of The Final Solution, who spends the 1930s pretending, ...
... not pretending, convincing himself that he's a Zionist. ...