Dikiş dikmeyi bıraktı ve biraz çay içti.
- She stopped sewing and had some tea.
Yalnız hasta dikiş dikmekten zevk alıyor.
- The lonely patient derives pleasure from sewing.
Dikiş elle yapılan iştir.
- Sewing is manual work.
Annem dikiş işleriyle meşguldü.
- Mom was busy with her sewing.
Ben, yeni bir dikiş makinesi satın aldım.
- I bought a new sewing machine.
Annem dikiş işleriyle meşguldü.
- Mom was busy with her sewing.