present participle of belong

listen to the pronunciation of present participle of belong
İngilizce - Türkçe

present participle of belong teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

belonging
{i} eşya

Bütün eşyalarınıza adınızı yazın. - Put your name on all your belongings.

Brian eşyalarını geride bıraktı. - Brian left his belongings behind.

belonging
ait olarak
belonging
ait olma
belonging
{f} ait ol

Japon Diş Hekimleri Birliği sorunu Japon Diş Hekimleri Birliğinden LDP ye ait olan Diyet üyelerine yapılan gizli bağışlarla ilgili bir olaydır. - The Japanese Dentists Association affair is an incident concerning secret donations from the Japanese Dentists Association to Diet members belonging to the LDP.

Biz belgenin onun erkek kardeşine ait olduğu gözüyle baktık. - We regarded the document as belonging to her brother.

belonging
kişisel eşya

Onların hepsi benim kişisel eşyalarım. - They are all my personal belongings.

Kişisel eşyalarımı otobüste bırakabilir miyim? - May I leave my belongings on the bus?

belonging
(Sosyoloji, Toplumbilim) aidiyet (gad)
İngilizce - İngilizce
belonging
present participle of belong