präservativ

listen to the pronunciation of präservativ
Almanca - Türkçe
{prezervs, ti: f} s prezervatif, kaput
prezervatif
İngilizce - Türkçe

präservativ teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

rubber
kauçuk

Senin şekerli çöreklerinin kauçuk kıvamına sahip olduğunu söylediğim için üzgünüm. - I'm sorry to say that your madeleines have the consistency of rubber.

Araba lastikleri sentetik kauçuktan yapılır. - Tires are made from synthetic rubber.

condom
kaput
rubber
üç oyundan ikisini kazanma
rubber
berabere kalınca kazananı belirlemek için oynanan oyun
rubber
kaput
rubber
lastik ayakkabı
condom
{i} prezervatif

Çamaşır yıkarken oğlunun pantolonunun arka cebinde bir prezervatif buldu. - While doing the wash she found a condom in the back pocket of her son's pants.

Üzgünüm, prezervatif olmadan onu yapmayacağım. - Sorry, I won't do it without a condom.

rubber
{i} prezervatif

Üzgünüm, bir prezervatif olmadan onu yapmayacağım. - Sorry, I won't do it without a rubber.

rubber
{i} perdah taşı
rubber
{i} ovma bezi
rubber
{i} sürtünen parça [müh.]
rubber
berabere kalınca kazananı belirlemek için oy
rubber
{i} temizlik bezi
rubber
{i} silgi

Silgini kısa süreliğine ödünç alabilir miyim? - Can I borrow your rubber for a moment?

Kalemliğimde bir silgim var. - In my pencil case, I have a rubber.

rubber
kau

Kauçuk kauçuk ağacının özünden imal edilir. - Rubber is made from the sap of the rubber tree.

Senin şekerli çöreklerinin kauçuk kıvamına sahip olduğunu söylediğim için üzgünüm. - I'm sorry to say that your madeleines have the consistency of rubber.

Almanca - İngilizce
French letter (dated)
condom
rubber