postalamak

listen to the pronunciation of postalamak
Türkçe - İngilizce
mail

He went to the post office to mail the letter. - Mektubu postalamak için postaneye gitti.

I'd like to mail this package to Canada. - Bu paketi Kanada'ya postalamak istiyorum.

{f} post

He went to the post office to mail the letter. - Mektubu postalamak için postaneye gitti.

Tom went to the post office to mail a letter. - Tom bir mektup postalamak için postaneye gitti.

to mail, post
to post, to mail; to send away, to send off, to dismiss, to sack
(Politika, Siyaset) ship
clap
send off
bundle off
postala
(Bilgisayar) post to
postala
{f} mail

Can you mail these letters for me? - Benim için bu mektupları postalayabilir misin?

I'll mail this letter today. - Bugün bu mektubu postalayacağım.

postala
{f} post

Please don't forget to post the letters. - Lütfen mektupları postalamayı unutma.

I got my son to post the letters. - Oğluma mektupları postalattım.

postala
{f} mailed

Dan mailed Linda's scandalous pictures to a local TV station. - Dan yerel bir televizyon istasyona Linda'nın skandal fotoğraflarını postaladı.

My grandmother mailed the letter this morning. - Büyükannem mektubu bu sabah postaladı.

postala
{f} posted

She posted an entry to the blog yesterday. - Dün bloğa bir giriş postaladı.

I can't figure out how to delete what I just posted. - Postaladığım şeyi nasıl iptal edeceğimi anlayamıyorum.

postalama
posting
postalama
mailing
Türkçe - Türkçe
Postaya vermek
Herhangi bir sebeple birini yanından uzaklaştırmak
postalama
Postalamak işi
postalamak