Ben, istediğim pozisyonu alamadım.
- I failed to get the position I wanted.
Tom pozisyon için başvurdu, ancak onu alamadı.
- Tom applied for the position, but he didn't get it.
Sana tavsiye verecek konumda değilim.
- I'm not in a position to give you advice.
Ben şimdi size yardım edecek konumda değilim.
- I am not now in a position to help you.
Bu raporla ilgili olumlu musunuz?
- Are you positive of that report?
Soruma olumlu bir cevap verdi.
- He gave a positive answer to my question.
Tom Mary'nin hatalı olduğu hakkında pozitif.
- Tom is positive that Mary is wrong.
Rönesans ile skolastik düşünce yerini pozitif düşünceye bırakmıştır.
- With Renaissance, scholastic ideas gave place to positive ideas.
O, durumunu bana açıkladı.
- He explained his position to me.
Tom durumunu netleştirmedi.
- Tom didn't make his position clear.
Başkan konuyla ilgili kişisel görüşünü belirtti.
- The president stated his position on the issue.
O on yıldır şimdiki görevinde kaldı.
- She has remained in her present position for ten years.
Kulüp saymanı olarak görevimden istifa ettim.
- I resigned from my position as club treasurer.
Büyük bir unvan mutlaka yüksek bir görev anlamına gelmez.
- A big title does not necessarily mean a high position.
Kesinlikle olumlu musun?
- Are you absolutely positive?
Bunu yapabileceğimden kesinlikle eminim.
- I'm absolutely positive that I can do that.
Amcam geçen yıl öğretmenlikten emekli oldu, fakat üniversitede bir görevi hâlâ sürdürebiliyordu.
- My uncle retired from teaching last year, but he still managed to hang onto a position at the university.
Hükümet konağında iyi bir işi var.
- He has a good position in a government office.
O, firmada önemli bir konumu işgal eder.
- He occupies a prominent position in the firm.
Ağabeyim büyük bir ticari kuruluşta görev yapıyor.
- My elder brother got a position in a big business.
Yeni bir görev arıyor.
- He is seeking a new position.
Tom Mary'nin sahip olduğu kameranın onunki olduğundan emindi ama değildi.
- Tom was positive that the camera Mary had was his, but it wasn't.
Camı kıranın Tom olduğundan emin misin?
- Are you positive it was Tom who broke the window?
Gerçekten olumlu hissettim.
- I felt really positive.
Takım yıldızları gökyüzündeki yıldızların konumlarını tanımaya yardım etmek için faydalı bir yol olabilir.
- Constellations can be a useful way to help identify positions of stars in the sky.
Yerinde olsam, onu derhal yaparım.
- Were I in your position, I would do it at once.
Derin ve saygılı huşuyla şamdanı önceki yerine koydum.
- With deep and reverent awe I replaced the candelabrum in its former position.
Başkan konuyla ilgili kişisel görüşünü belirtti.
- The president stated his position on the issue.
Bu pozisyon beni son derece savunmasız hissettiriyor.
- This position makes me feel extremely vulnerable.
Negatif elektronlar pozitif elektronlar çekerler.
- Negative electrons attract positive electrons.
Pozitif elektrota katot adı verilir.
- The positive electrode is called the cathode.
Sen kesinlikle bitkin görünüyorsun.
- You look positively haggard.
Bunu yapabileceğimden kesinlikle eminim.
- I'm absolutely positive that I can do that.
some who posit both this cause and besides this the source of movement, which we have got from some as single and from other as twofold.
Chief of Staff is the second-highest position in the army.
My position on this issue is unchanged.
Stand in this position, with your arms at your side.
Strong earnings have bolstered the company's financial position.
Stop running all over the field and play your position!.
Good lord, you've built up a positive arsenal of weaponry here.
Positive words, that he would not bear arms against King Edward’s son.
The box was not empty – I felt some positive substance within it.
a positive voice in legislation.
A positive photograph can be developed from a photographic negative.
Some positive, persisting fops we know, That, if once wrong, will needs be always so.
The results of our experiment are positive.
I will positively be there at 8 a.m.
He approached the interview positively.
I had a positively wonderful time.