politic; wise; also, artful

listen to the pronunciation of politic; wise; also, artful
İngilizce - Türkçe

politic; wise; also, artful teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

political
{s} siyasal

Feministler tüm cinsiyetlerin siyasal, sosyal ve ekonomik eşitliğine inanırlar. - Feminists believe in the political, social, and economic equality of all genders.

Birçok Amerikalı için, iki partili siyasal sistem doğal görünüyor. - To many Americans, a two-party political system seems natural.

political
politik

Bu politik problem sıcak tartışmalara neden oldu. - This political problem gave rise to hot discussions.

Politik dünyada pek çok düşmanı var. - He has many enemies in the political world.

political
siyasi

Lincoln eski siyasi rakibini karşıladı. - Lincoln welcomed his old political opponent.

Seçimi kazanmak adayın siyasi partisi için büyük bir zaferdi. - Winning the election was a great victory for the candidate's political party.

political
{s} hükümet

Zalim hükümetler sık ​​sık siyasi rakiplerini hapsederler. - Tyrannical governments frequently imprison their political opponents.

Acımasız hükümetler sık ​​sık siyasi muhaliflerini cezaevine sokarlar. - Tyrannical governments frequently put their political opponents in prison.

political
devlete ait
political
politikayla ilgilenen
political
siyasal bilgiler
political
{s} devlet

Daha sonra, diğer birçok ülkeden olanlar büyük ekonomik imkanlarla ilgili raporlar ve dini ve politik özgürlük tarafından cezbedildikleri için Amerika Birleşik Devletlerine akın ettiler. - Later, those from many other countries flocked to the United States because they were attracted by reports of great economic opportunities and religious and political freedom.

political
{s} devlete/hükümete ait
political
siyasi bir partiyepolitical agent siyasi delege
political
politicallysiyaset bakımından
political
siyasete ait
İngilizce - İngilizce
political
politic; wise; also, artful