Mary'nin benim budala olduğumu düşündüğünü biliyorum.
- I know Mary thinks I'm dumb.
Sınıfta en aptal çocuktur.
- He is the dumbest kid in the class.
O, şeytanın avukatı olmaktan usandı ve ne kadar aptalca olursa olsun, şimdi onların önerdiği her fikri kabul ediyor.
- He got tired of being the devil's advocate and now agrees with every idea they suggest, no matter how dumb.
Diğer bir deyişle, o dilsizdir.
- In other words, she's dumb.
Zavallı çocuk sağır ve dilsiz doğdu.
- The poor child was born deaf and dumb.
Bu tartışma sırasında o sessiz kaldı.
- He remained dumb during this discussion.
Brendan had the dumb job of moving boxes from one conveyor belt to another.